6 Ocak 2012 Cuma

Değişmeyen Ne Kaldı

Facebook'ta yeni çıkan zaman tüneli tırıvırısı gerçekten  iyi olmuş. Böylelikle insanların geçmişlerine bir tuşla kolayca gidebiliyoruz. Çoğu kişi yeni uygulamayı çok karışık bulsa da ileride herkesin hoşuna gideceğine ve kullanacağına eminim. Maşallah her bir ayrıntı ince ince işlenmiş son güncellenen Face'mizde.

Sosyal medya araçlarını etkin kullanan biri olarak gelişmeleri gerek telefonumla gerek bilgisayarımla anında takip etmek çok hoşuma gidiyor. Mesela sizinle ilgilenen birinin başka kaç kıza gülücükler saçtığını çaba sarf etmeden öğrenebilirsiniz. Bunları öğrenmek ne kadar önemli diye sorarsanız hiç bir önemi yok aslında. Gerçek ile sanal arasında fark olmadığını anladığımdan beri kişilerin de önemi kalmadı hayatımda.Tabi ki bu görüşlerimi tamamen sıfırlayan çok değerli dostlara sahibim. Onları bu yazdıklarımın tamamen dışında tutuyorum. Ama ne yazık ki anlık mutluluklar yaşamak için anlık hayatlar yaşayan bir çok insanı sosyal ağlar sayesinde daha iyi tanımak başlarda üzmüştü beni. 

Bazen sıkılıp uzaklaşıyorum bu yalan dünyadan sonra bakıyorum gerçek sandığım çoğu şey sanaldan daha yalan. Hiç olmazsa sanal dünyada paylaşılan fotoğraflar, anlık durum patlamaları, gösteriş meraklıları daha iyi gösteriyor kendini. Serseri görünebilmek için kendini yırtan pek muhterem delikanlılarımız, popüler olabilmek için kaşarlaşan masum kızlarımız kılıktan kılığa giriyor farklı görünebilmek için. Gerçekte de öyle olanlar, sadece sanal kalanlar diye iki kategoriye ayırıyorum yeni düzene ayak uydurmaya çalışan özenti canlıları. Onlara özenti dedim ama hepimiz özenti yaşayan canlılar haline geleli epey zaman oldu aslında. Eskiden yadırgayarak baktığımız çoğu şeyi şuan bayılarak yaptığımızı izlemek her ne kadar değişik bir duygu olsa da çok kolay adapte olduk bu yeni düzene. 

Yıllar geçtikçe duygularımı  kaybettiğimi görmek çok acı gerçekten. Eskiden heyecanlandığım şeylere şuan bir yerlerimle gülmem, bana bakan bakışları gördüğümde utanıp başımı eğmem geçmişteydi geçti... İstediğim bir şeyi ölesiye beklemek, umudum kalmadığında bile umut etmek hepsi çok yabancılar şimdi. Neden bu kadar yozlaştım? Neden bu kadar yozlaştık? Sanal ile gerçek arasında gelip gidişlerimiz bizi nereye götürür bilemiyorum, bilmekte istemiyorum. Yaşıyorum işte öylece yaşıyorum...

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder