Bir an için ümitlendim

Arabanın camını, sonuna kadar açıp benimle çığlık atmaya hazır mısın?

Önce Olimpos'a gidelim diyorum ama önce gitar çalmayı öğrenmemiz lazım. Hayal et ki sahil deyiz. Sen ateşi yakıyorsun, ben sucukları hazırlıyorum. Yan tarafta uzun saçlı bir adam gitar çalıyor. Onu ikimizde kıskanıyoruz. Üzülme sevgilim, ben sana şarkılar söylerim. Her ne kadar gerek yok desen de, bu dünyada şarkı söylerken bana katlanabilecek tek kişi sensin. Sonra kulağına şu sözleri fısıldıyorum;

Sarhoşum ah, düşünmekten

Öldüm ben ah, hep sevmekten.

Her akşam vodka rakı ve şarap

İçtikçe delirir insan olur harab

Kurtar beni bundan ne olursun yarab

Bitsin artık bu korkunç serap

Dario Moreno'yu anıyoruz, andıkça İzmir'i kokluyoruz...

Akabinde boynuma küçük bir öpücük konduruyorsun. Kızarıyor yanaklarım. Lafı değiştirir gibi, önce şaraptan tadıyorum, sonra senin sardığın sigaradan bir nefes çekiyorum. Başım dönüyor aniden. Mayhoşluğum alkolden değil, belimi saran ellerinden. Şarabı içerken özellikle bardak kullanmıyoruz. Mantar da en az bizim kadar sarhoş, yüzdükçe yüzüyor şişenin dibinde. Önce ben içiyorum, sonra sen. Birleşiyor dudaklarımız. Yıldızlar bizim kadar şaşkın. Film izler gibi seyrediyorlar bizi. Birlikteyken her şeyden uzak, bir o kadar da yakınız. Ne kadar söylemek istesem de seni sevdiğimi, susuyorum. Nihayetinde dudaklarım gözlerime ihanet etmemeli.Sonra bana dönüp sadece gülümsüyorsun. O an seni ne kadar sevdiğimi yeniden yeniden anlıyorum.

Ekrandan ayrılıyor gözlerim. Dosyalar,evraklar, tamamlanmamış işler. Ertesi gün, aynı sabaha başlayacağımı bilerek gülümsüyorum. Sen de mi şekerim dercesine hayal gücümden makas alıp kaldığım yerden devam ediyorum. Bülten, web-sitesi, organizasyonlar, basın bildirileri, haberler... Hiç olmazsa onlar bensiz yapamıyorlar. 

olimpos'a gitmeyen kaç kişi kaldık-.-