22 Temmuz 2013 Pazartesi

Altın Pusula Ödülünü Nasıl Kazandık?

     


         4. sınıfın ilk yarısının sonunda, notlarımız birer birer açıklanmaya başlamıştı. Sınavlar, projeler, bitirme tezleri, bedenimde ki kanı emdiği yetmezmiş gibi ruhumdaki enerjiyi de çalmaya devam ediyordu. Son sınıfa geçmeden önce sınavların zorluğundan dert yanarken, artık her gün sınav olmaya razıydım. (Yeter ki proje olmasın!) Proje sözcüğünün temeli Latince  "projectumdan" kelimesinden türemiş olsa da bu kavramı  ilk ileri atan kişi ben olsaydım şüphesiz  "sülük" ismiyle çağırırdım. Neyse ki tatile çok az kalmıştı. İstanbul'a gitmek için sabırsızlanıyordum, sonbaharda bu şehre aşıktım. 


          Projelerin  teslim günü, 4 kız  arkadaşım ile birlikte son ödevimizi teslim etmeye gittiğimizde beklemediğimiz bir teklifle karşılaştık. Hocamız bir yarışmadan bahsediyordu. " Türkiye Halkla İlişkiler Derneğinin düzenlediği 12. Altın Pusula Yarışması", "Halkla İlişkiler Ödüllerinin Oscarı!" Mutlaka katılmalısınız! İş hayatınız için kaçırılmaz fırsat! Kazanabilirsiniz! Size güveniyorum! Üniversite ve Fakültemizi siz temsil edeceksiniz! Karar verilmişti. Bu görev için biz seçilmiştik. Bir o kadar mutlu aynı zamanda bir o kadar da umutsuzduk. Tatil için herkes bir yerlere gidiyordu, uçak biletlerimizi çoktan almıştık. Uzaktan böyle önemli bir projeyi nasıl hazırlayacaktık. 



          Başlarda hepimiz hasta olduk, bin bir bahane ürettik. Okul böyle bir şansı bizimle harcamamalıydı. Her şey bir umutla başlayıp, hayal kırıklığıyla sona eriyordu. Kaybedeceğimize emindik. Oturduk etraflıca düşündük, aslında kaybedeceğimiz  bir şey yoktu çünkü zaten bir ödüle veya itibara sahip değildik. Genç İletişimciler kategorisinde e-devlet konulu projeye böylelikle adım attık. Tatil bize haramdı kazanmak için çalışmak lazımdı, bizde öyle yaptık. Proje hazırlık aşamasında 5 kız saçlarımızı yolmak istedik, kilolarca çikolata tüketip, bolca sigara içtik. Zorlu sürecin ardından, sömestre tatiliyle birlikte projeyi bitirip İstanbul'a gönderdik. Uzun bir aranın ardından, "Ödül töreni oldu mu yeaaa?"  "Yarışmayı bu sene kimler kazanmış?" konuşmalarına ortak olmaya başlamıştık=) 


SÖMESTRE'DA DERS ÇALIŞAN ECE

          Umutsuzduk fakat  emeğimiz çoktu  bu yüzden de kazanmayı deliler gibi istiyorduk. Bir sabah telefonuma gelen Facebook mesajıyla uyandım. Mesaj danışman hocam Özlem Aşman Alikılıç'tan gelmişti. Özlem Hoca, her zaman tatlı sert tavırlarıyla hayran olduğum biriydi. Üniversite eğitimim boyunca ondan çok şey öğrenmiştim. Mesajı açtığımda gözlerime inanamadım, "KUZULARIM BU YIL TUHİD ALTIN PUSULA ÖDÜLÜNÜ SİZİN, SİZİNLE GURUR DUYUYORUM." yazıyordu. DEVLET 2.0 "NEREDE BU DEVLET" isimli halkla ilişkiler projemiz,  yapabileceklerimize inanmasak da "Siz başarırsınız çocuklar" dercesine bize  haykırıyordu. Proje grubunda yer alan çok sevgili arkadaşlarım; Burcu Kaleli, Cemre Bağcı, Simge Çalışkan, Zelal Paşaoğlu yanımda oldukları her an için teşekkür ederim! Tabi ki çok sevdiğim, Hocam Özlem Aşman Alikılıç'a  da desteklerinden dolayı sonsuz teşekkür ediyorum. Siz, bize inanma saydınız başaramazdık. 








6 yorum :

  1. Geçen sene inİstanbul projesiyle Yaşar Üniversitesi-İletişim Fakültesi'ne Altın Pusula'yı kazandıran ilk gruplardan birinde yer almıştım ben de. Biz mezun olduk, arkadan gelen sizler de bizi aratmamışsınız. :) Tebrik ederim. Benim bloguma da ayrıca beklerim. Blogunu sevdim, klavyene sağlık :)

    YanıtlaSil
  2. tesekkur ederim, ben seni takip ediyorum zaten=)

    YanıtlaSil
  3. Hakkinizda yeni bilgi edindim, kutlarim.

    YanıtlaSil