10 Kasım 2013 Pazar

iyi ki doğdun kuzu=)


Şuan yazılması gereken zamanın çok gerisinde kalmış bir yazının ilk cümlesini okumaktasınız!

Size; ultra sıkıcı Bilimsel Araştırma Yöntemleri dersimin bilimsel kısmından sesleniyorum!

Neden 1 Ekim’de yazmak istedim?

Peki, neden o gün yazamadım?

Araştırma konusu gibi yazmamın nedeni hocanın bir taraftan araştırma yöntemlerini anlatmasından kaynaklanıyor olabilir. Son üç ayımı özetlemek gerekirse ki sevgilimi bu söyleyeceklerimden tamamen bağımsız tutuyorum. (O, olmasa ne yapardım bilmiyorum*-*)

Tabiri caizse cehenneme ayak atmış gibiyim. İş-okul-kurs; şeytan üçgeninde sürekli gidip-geliyorum ve kendimi gişede sabahtan akşama kadar mühür basan memur teyzeler gibi hissediyorum.  Yan odada yangın çıksa bir kova su atmayacak ben; bu kadar sorumluluk aldığıma inanamıyorum.

Boğuluyorum canlarım, boğuluyorum.

Ne zaman sevdiklerime zaman ayırmaya kalksam, salondaki koltukta uyuya kalıyorum.
Üniversitede okurken neredeyse sıfır uykuyla dolaştığım için arkadaşlarım arasında Vampi-rella( bknz: vampir-nutella karışımı) esprileri dolaşırdı. Koltukta uyuyakaldığımı açıkladığım için bile kendimden utanıyorum.

Tirajı-komik olaylar silsilesine hoş geldiniz =)

Bu yazım 9 senelik arkadaşım Özge Bekmezci’ye hitaben. 

Ne kadar istesek de Özge’nin 1 Ekim’de İstanbul’da olması sebebiyle doğum gününü kutlayamadık. Gecikmeli de olsa düzenlediğimiz sürpriz doğum günü partisini de bir arkadaşımızın sürprizi ağzından kaçırması sebebiyle elimizde patladı. Sıradan bir akşam buluşması diye çağırdığımız doğum günü çocuğu, bizden süslü yanar-dönerli ceketiyle yanımıza geldiğinde asıl şoku tahmin edersiniz ki biz yaşadık.



Özge ile tanışmamız, 2004 yılının sonbaharına dayanıyor. Atarlı-giderli çağlarımızın en büyük dayanakları olmamızın yanı sıra; lise hayatımı renklendiren yegâne insan! Gerçek üstü kişiliğinin yanında, kıvır kıvır saçları yeşil zümrüt gözleri ve sıcacık gülümsemesi ile her daim içini ısıtan, arkadaşlık kavramının çok önüne geçmiş kişi. (Bknz. Dost, Arkadaş, Gözlerim dolu dolu oluyor, Rıza)





Uzun lafın kısası Ece-Özgesiz, Özge-Ecesiz hep eksik kalacaktır. Yazımın sonuna yaklaşırken, üçün birini açıklamasam olmayacak. Tabi ki Mert Akbaş <3 Üç dengesiz kişilik, üç dost, üç kardeş! Hayatın kargaşasından biraz yılmış ama yaşam enerjisini henüz kaybetmemiş kişiler olarak, İzmir-İstabul-Kıbrıs arası nakış dokurken nihayet ayrı kaldığımız son seneye girmiş bulunmaktayız. Uzak mesafe ilişkilerinin en iyi yöneticisi WhatsApp grubumuza teşekkür edip, birbirimize verdigimiz günlük raporlarımız hiç bitmesin diyorum!  Tekrardan İyi ki doğdun kuzu. İyi ki varsın. İyi ki varsınız! Varlığınızla çoğalıyorum. Sizi çok seviyorum…


bekleyenizmir.bknz.ece-kıbrısıngülü.bknz.mert-istanbulsendenbüyük.bknzözge
luv yeahhhhh



Hiç yorum yok :

Yorum Gönder